bugün
- mert hakan yandaş13
- iğrenç bir his tarif et46
- nude istemeyen erkek11
- lise aşkınızın evlenmesi8
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi17
- anın görüntüsü15
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- en yaşlı özelliğiniz18
- hemşire kızlar nasıl oluyor24
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks19
- aşkta yaş farkı önemli midir15
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek18
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi22
- içip içip entry girmek8
- insanlar melek mi şeytan mı8
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız13
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz43
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- icardi190520
- özgür özel10
- suriyeliler suriye'ye dönsün13
- fake hesabım için nick önerileri9
- karınıza kaşarlı poğaça yapar mısınız8
- emmanuel emenike17
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek15
- insana kendini kötü hissettiren şeyler8
- yazarların ruh hali9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekler arasından seri katil çıkmaması8
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- türkiye de 120000 atatürk heykeli olması15
- sözlüğün en götü güzel kızı12
- ahirette sorulacak ilk soru8
- 1 mayıs 2024 borussia dortmund psg maçı8
- sözlük kızlarını kategorize eden utanmazlar18
entry'ler (99)
Sadece soy isminin 'kâğıt' oluşu üzerine 'söz sükûtsa, hüseyin kâğıt' gibi fantastik aforizmaların yer aldığı yeni facebook hüseyin kâğıt hayran sayfası.
https://m.facebook.com/huseyinkagitaforizmalari/
https://m.facebook.com/huseyinkagitaforizmalari/
aydan gelen suya, gider yapılır.
porto teknik direktörünün yerinde kim olsa ilk yarı sonlarında kırmızı kart yiyen futbolcuyu bundan sonra maçı izletmeye bile getirtmez heralde. o elemanları çıktıktan sonra iki kat fazla gol attılar. adamın zararı faydasından fazla. *
meybuzu bireyin kendi* alır,
magnumu baba,dayı,amca ve bilumum mayışlı büyükler.
(bkz: 90 larda magnum için yalvarmak)
magnumu baba,dayı,amca ve bilumum mayışlı büyükler.
(bkz: 90 larda magnum için yalvarmak)
bunu mu demek istediniz?
(bkz: çikın)
(bkz: çikın)
bitteri hemen biter. sırf bu çeşidi için hemen hemen her gün heyecanlanarak
"yarın olsa kahvaltı zamanı gelse o sarelle'nin altın renkli kapağını açsam diyorum. off mis!"
şu an için hatta hayatın tek anlamıdır.
"yarın olsa kahvaltı zamanı gelse o sarelle'nin altın renkli kapağını açsam diyorum. off mis!"
şu an için hatta hayatın tek anlamıdır.
yedikten sonra nutella'nın tipine bile bakmaz olursunuz...
gülmelerin bitiminde o biçim ders de alınan baş yapıt bir filmdir.
--spoiler--
patronunca bazı kurnazlıklara alet edilen saf bir işçidir. hile hurda bilmediğinden patronla uyuşmaz, kovulur. kovulmuş ve ayak takımı bir adam olduğundan ve dolaysıyla kendisine kız verilmediğinden genç kızı arkadaşın gazıyla kaçırmak ister. hem de halıya yanlışlıkla annesini koyup kaçırarak... ve daha da önemlisi niye ve nereye kaçırdığını bilmeden... kendini ele verir başaramaz. tam bu pozisyonda boş boş dolanırken amerikan konsolosluğundan gelen bir araba bu gencin amerika'daki akrabasından kendisine bir miras kaldığını haber verir. kendisini sırtlamaya gelenler sokağı bayram yerine çevirir. artık o el üstündedir. ve etrafındaki tüm kalleş adamlar bu adamın iti köpeği olur. ancak bir ordu kadar insan mirasını teslim almaya gittiğinde
mirasın sadece bir eşek olduğunun görür. burda gence sövmeler mi tükürmeler mi dersin artık... velhasıl eşeğiyle yalnız kalır. ama midesinde en azından elmas filan gizlendiğini düşünüp eşeğin filmini çeker fekat eşeğin sadece gazının olduğu anlaşılır. ama o elmas bulunmuş gibi davranarak tüm insanları karşısında eşeğe çevirmeye başlar... etrafında paraya tapan herkesi maymuna döndürür... şöyle: eşeğin altına teşti koydurtup her kakasını yapışında içinden çıkacak elması nöbetle kontrol etsin diye sevdiği kızın babasını, patronu ortaklarını filan iyice yerin dibine sokup intikamını alır...
ve işte tüm bu olanların ardından yine boş boş sokaklarda dolanırken "e, şimdi neyapacam?" cümlesi vardır ki filmin en hoşuma giden yeriydi diyebilirim.. adam intikamı almış.. ama "e, şimdi ne yapacam?" diyor ya... güle misin ağlaya mısın? böyle tuhaf bir ruh halinin üzerine 1 mayıs işçi yürüyüşünü farkedip hemen aralarına karışıp sloganlarına eşlik eder...
--spoiler--
izleyen çoktur; ama izlemeyen varsa gidip mutlaka bir baksın.
--spoiler--
patronunca bazı kurnazlıklara alet edilen saf bir işçidir. hile hurda bilmediğinden patronla uyuşmaz, kovulur. kovulmuş ve ayak takımı bir adam olduğundan ve dolaysıyla kendisine kız verilmediğinden genç kızı arkadaşın gazıyla kaçırmak ister. hem de halıya yanlışlıkla annesini koyup kaçırarak... ve daha da önemlisi niye ve nereye kaçırdığını bilmeden... kendini ele verir başaramaz. tam bu pozisyonda boş boş dolanırken amerikan konsolosluğundan gelen bir araba bu gencin amerika'daki akrabasından kendisine bir miras kaldığını haber verir. kendisini sırtlamaya gelenler sokağı bayram yerine çevirir. artık o el üstündedir. ve etrafındaki tüm kalleş adamlar bu adamın iti köpeği olur. ancak bir ordu kadar insan mirasını teslim almaya gittiğinde
mirasın sadece bir eşek olduğunun görür. burda gence sövmeler mi tükürmeler mi dersin artık... velhasıl eşeğiyle yalnız kalır. ama midesinde en azından elmas filan gizlendiğini düşünüp eşeğin filmini çeker fekat eşeğin sadece gazının olduğu anlaşılır. ama o elmas bulunmuş gibi davranarak tüm insanları karşısında eşeğe çevirmeye başlar... etrafında paraya tapan herkesi maymuna döndürür... şöyle: eşeğin altına teşti koydurtup her kakasını yapışında içinden çıkacak elması nöbetle kontrol etsin diye sevdiği kızın babasını, patronu ortaklarını filan iyice yerin dibine sokup intikamını alır...
ve işte tüm bu olanların ardından yine boş boş sokaklarda dolanırken "e, şimdi neyapacam?" cümlesi vardır ki filmin en hoşuma giden yeriydi diyebilirim.. adam intikamı almış.. ama "e, şimdi ne yapacam?" diyor ya... güle misin ağlaya mısın? böyle tuhaf bir ruh halinin üzerine 1 mayıs işçi yürüyüşünü farkedip hemen aralarına karışıp sloganlarına eşlik eder...
--spoiler--
izleyen çoktur; ama izlemeyen varsa gidip mutlaka bir baksın.
eğer o "köşeyi dönen adam" filmiyse gülmelerin bitiminde o biçim ders de alınır...
--spoiler--
patronunca bazı kurnazlıklara alet edilen saf bir işçidir. hile hurda bilmediğinden patronla uyuşmaz, kovulur. kovulmuş ve ayak takımı bir adam olduğundan ve dolaysıyla kendisine kız verilmediğinden genç kızı arkadaşın gazıyla kaçırmak ister. hem de halıya yanlışlıkla annesini koyup kaçırarak... ve daha da önemlisi niye ve nereye kaçırdığını bilmeden... kendini ele verir başaramaz. tam bu pozisyonda boş boş dolanırken amerikan konsolosluğundan gelen bir araba bu gencin amerika'daki akrabasından kendisine bir miras kaldığını haber verir. kendisini sırtlamaya gelenler sokağı bayram yerine çevirir. artık o el üstündedir. ve etrafındaki tüm kalleş adamlar bu adamın iti köpeği olur. ancak bir ordu kadar insan mirasını teslim almaya gittiğinde
mirasın sadece bir eşek olduğunun görür. burda gence sövmeler mi tükürmeler mi dersin artık... velhasıl eşeğiyle yalnız kalır. ama midesinde en azından elmas filan gizlendiğini düşünüp eşeğin filmini çeker fekat eşeğin sadece gazının olduğu anlaşılır. ama o elmas bulunmuş gibi davranarak tüm insanları karşısında eşeğe çevirmeye başlar... etrafında paraya tapan herkesi maymuna döndürür... şöyle: eşeğin altına teşti koydurtup her kakasını yapışında içinden çıkacak elması nöbetle kontrol etsin diye sevdiği kızın babasını, patronu ortaklarını filan iyice yerin dibine sokup intikamını alır...
ve işte tüm bu olanların ardından yine boş boş sokaklarda dolanırken "e, şimdi neyapacam?" cümlesi vardır ki filmin en hoşuma giden yeriydi diyebilirim.. adam intikamı almış.. ama "e, şimdi ne yapacam?" diyor ya... güle misin ağlaya mısın? böyle tuhaf bir ruh halinin üzerine 1 mayıs işçi yürüyüşünü farkedip hemen aralarına karışıp sloganlarına eşlik eder...
izleyen çoktur ama izlemeyen varsa gidip mutlaka bir baksın; bugünü anlatmıyor da neyi anlatıyor acaba?
--spoiler--
--spoiler--
patronunca bazı kurnazlıklara alet edilen saf bir işçidir. hile hurda bilmediğinden patronla uyuşmaz, kovulur. kovulmuş ve ayak takımı bir adam olduğundan ve dolaysıyla kendisine kız verilmediğinden genç kızı arkadaşın gazıyla kaçırmak ister. hem de halıya yanlışlıkla annesini koyup kaçırarak... ve daha da önemlisi niye ve nereye kaçırdığını bilmeden... kendini ele verir başaramaz. tam bu pozisyonda boş boş dolanırken amerikan konsolosluğundan gelen bir araba bu gencin amerika'daki akrabasından kendisine bir miras kaldığını haber verir. kendisini sırtlamaya gelenler sokağı bayram yerine çevirir. artık o el üstündedir. ve etrafındaki tüm kalleş adamlar bu adamın iti köpeği olur. ancak bir ordu kadar insan mirasını teslim almaya gittiğinde
mirasın sadece bir eşek olduğunun görür. burda gence sövmeler mi tükürmeler mi dersin artık... velhasıl eşeğiyle yalnız kalır. ama midesinde en azından elmas filan gizlendiğini düşünüp eşeğin filmini çeker fekat eşeğin sadece gazının olduğu anlaşılır. ama o elmas bulunmuş gibi davranarak tüm insanları karşısında eşeğe çevirmeye başlar... etrafında paraya tapan herkesi maymuna döndürür... şöyle: eşeğin altına teşti koydurtup her kakasını yapışında içinden çıkacak elması nöbetle kontrol etsin diye sevdiği kızın babasını, patronu ortaklarını filan iyice yerin dibine sokup intikamını alır...
ve işte tüm bu olanların ardından yine boş boş sokaklarda dolanırken "e, şimdi neyapacam?" cümlesi vardır ki filmin en hoşuma giden yeriydi diyebilirim.. adam intikamı almış.. ama "e, şimdi ne yapacam?" diyor ya... güle misin ağlaya mısın? böyle tuhaf bir ruh halinin üzerine 1 mayıs işçi yürüyüşünü farkedip hemen aralarına karışıp sloganlarına eşlik eder...
izleyen çoktur ama izlemeyen varsa gidip mutlaka bir baksın; bugünü anlatmıyor da neyi anlatıyor acaba?
--spoiler--
daze takattir. vücuda yayacağı enerjinin bitiminde sırt civarını filan ısırmak kaydıyla o sefil pilin ömrü uzatılabilir.
içinde ne olduğunu bilemediğin insanların olduğu çağa yakışan içinde ne olduğu belli olmayan yiyeceklerle bir illetletştirme.
daha ergenlik sivilcesi dururken dağları yaratan bir tanrı edasıyla belirir... salyalı bir zehri... dümdüz bir kafası... şeyatni dürtüklerden delik ve taştan bir kalbi... meymenetsiz ve meyvesiz odun gövdesi... kendine hafif küfürlerinde ağır... dudak çizgilerinde onarımı güç yakışıksız bir alaycılık... vicdanında ayyaşlık... dışkısında kaybolmuşluk... seviyesinde anne terliği aratan cevaplar... beynini parlatan son gariban cılız ışığındaki genelevcimenlik... ruhunda bir eşek kovalanmışlığı... yüzünde atılmamış tokatların bıraktığı şerefsiz ve şımarık bir beyazlık... sevgilisini bile popülerizm derecesine göre süzen cehalet saçar bir bakış... "onur" denince tren görmüş gibi bakan tecavüze uğramış göz bebekleri... burnunun dikliğinde sevimsiz bir ciddiyet... üretmemekten pas tutmuş yosunlu bir hayal dünyası... fikir çalmaktan fantastik kahramanınkine dönen kollar... vs.
tüm bunlara rağmen kültür, sanat, edebiyat, modernizm, özgürlük, saygı, sevgi, kavramlarını en iyi anlayanın kendisi olduğunu gören nan-kördür... ama bir şekilde gerçek yüzü anlaşılır ki genelde sanatla bir alakası olmayan üç beş sex terimi öğrenip gerzekçe ve gereksiz özgüveniyle barlara kafelere doluşup fenteziler anlatıp ahkamlar kesen (sözde)mesele çözen ** en aptal ve utanmaz adamıdır.
belki at gözlüğüyle gördüğü ve sevdiği birkaç kişi var o da ortadan kaybolunca çobanı kayıp bir koyun gibi... yıllarca savunduğu ve tek fenomeni olan "ilgizilik-ailesizlik" ise bu sefer kendisine tesir eder... ömrünün sonunu sahipsizce çok bayat ve asitli bedenini kanalizasyonda soğuk ve çürümüş şekilde... acı acı... asidi toprağa işler bir halde...
artık toprağın* kendisini red etmesi işten bile değil...
okurken fonda bu şarkı iyi gidebilir:
http://www.dailymotion.co...t-kaya-fosso-nejdat_music
peşin edit: bu hayalimde canlandırdığım en çirkin insan tarifidir.
tüm bunlara rağmen kültür, sanat, edebiyat, modernizm, özgürlük, saygı, sevgi, kavramlarını en iyi anlayanın kendisi olduğunu gören nan-kördür... ama bir şekilde gerçek yüzü anlaşılır ki genelde sanatla bir alakası olmayan üç beş sex terimi öğrenip gerzekçe ve gereksiz özgüveniyle barlara kafelere doluşup fenteziler anlatıp ahkamlar kesen (sözde)mesele çözen ** en aptal ve utanmaz adamıdır.
belki at gözlüğüyle gördüğü ve sevdiği birkaç kişi var o da ortadan kaybolunca çobanı kayıp bir koyun gibi... yıllarca savunduğu ve tek fenomeni olan "ilgizilik-ailesizlik" ise bu sefer kendisine tesir eder... ömrünün sonunu sahipsizce çok bayat ve asitli bedenini kanalizasyonda soğuk ve çürümüş şekilde... acı acı... asidi toprağa işler bir halde...
artık toprağın* kendisini red etmesi işten bile değil...
okurken fonda bu şarkı iyi gidebilir:
http://www.dailymotion.co...t-kaya-fosso-nejdat_music
peşin edit: bu hayalimde canlandırdığım en çirkin insan tarifidir.
böyle nice başlık açıp kaçan yazarlardan olduğu sürece tartışmaktan çok bir lekeleme hareketi olmuştur. *
birilerinin bilinç altını deşifre eder.
bu ne biçim seviye #6705135
edit: bu tip yorumcular şeye benzer hani taksi ziline basıp kaçan arsız çocuklar filan...
bu ne biçim seviye #6705135
edit: bu tip yorumcular şeye benzer hani taksi ziline basıp kaçan arsız çocuklar filan...
faydanın diğer adı. bağımlılarına dizisini çekmek isterdim.
"aşk-ı mesir macunu"
"aşk-ı mesir macunu"
"(barış)kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez" ilkesinde ilerleyen ve tavizi tadında bırakacağının samimiyetini gören insanlardır.
taş atan çocuklar ve birkaç çapulcu beyanatı için; (bkz: ergenekon)
taş atan çocuklar ve birkaç çapulcu beyanatı için; (bkz: ergenekon)